The Exam (2009)
İngiliz yapımı film, düşük bütçesi ve basit konusuna rağmen seyircinin ilgisini çekmeyi başarıyor. Finale kalmayı başarmış farklı karakterlerde 8 aday, son bir soruyla karşı karşıyadır.
80 dakikada görevlilerle konuşmadan ve odadan çıkmadan sorunun cevabını bulmak zorundadırlar. Her biri ayrı bir masada oturan adayların önünde üzerinde aday yazan soru kağıdı bulunmaktadır. Görevli süreyi başlatıp gittiğinde adaylar merakla kağıtlarındaki soruya bakarlar.
Sorun şu ki, ortada bir soru yoktur. Boş bir soru kağıdı, bulunması gereken bir cevap ve tek bir odada 80 dakika.
Rope (1948)
Tiyatro oyunundan uyarlanan film gerçek bir olaya dayanıyor.
İki genç, bir arkadaşlarını öldürüp onu bir sandığa koyarlar. Daha sonra öldürdükleri arkadaşlarının babasının da aralarında olduğu bir gruba aynı odada bir parti verirler.
Hareketli kamerayla kesintisiz çekilen film, Alfred Hitchcock’un ilk renkli filmi olma özelliğini taşıyor.
The Man From Earth (2007)
Filmin geneli tek bir odada geçmekte. Bir üniversitede profesör olan John Oldman, aniden istifa eder. Evden taşınacağı sırada onu uğurlamaya gelen iş arkadaşlarıyla aralarında bir sohbet başlar.
Arkadaşlarının ısrarı sonucu hikayesini anlatmaya başlayan Oldman’ın söyledikleri odada bulunanları şok eder. Bilim kurgu türündeki film, hayata bakış açınızı değiştirecek cinsten.
12 Angry Men (1957)
Bir adam öldürülmüş, sanık ise oğludur. Zayıf bir savunma veren sanık, suçlu bulunduğu taktirde idama mahkum olacaktır.
12 juri üyesininin biri hariç çocuğun suçlu olduğunu düşünmektedir. 11 jüri üyesi çocuğun masum olduğunu düşünen jüri üyesini ikna etmeye çalışır.
Rear Window (1954)
Geçirdiği bir kaza sonucu bacağı kırılan ve evde tıkılı kalan bir gazeteci sıkıntıdan komşularını gözetlemeye başlar. Bu sırada bir cinayete tanık olur ve olaylar gelişir.
Gazetecinin gözünden diğer komşuların dairelerini görsek de, film gazetecinin bulunduğu odada çekildi.
Locke (2013)
Gayet sıradan bir hayatı olan Locke, ailesiyle birlikte mutlu bir yaşam sürmektedir. Bir gün bir telefon alır ve tüm hayatı değişir. Film, Locke’un arabası ile yaptığı yolculuk ve bu sıradaki telefon görüşmelerinden meydana geliyor.
Psikolojik gerilim severlerin beğeneceği bir film.
Carnage (2011)
Oyuncuların harika bir performans sergilediği enfes bir komedi filmi. Kavga eden iki çocuğun ailesi sorunu modern bir şekilde çözmek için bir araya gelir.
İki aile arasındaki tartışma daha sonra ilginç olayların gelişmesine sebep olur. Eğlencelik film arayanların kaçırmaması gereken filmlerden.
The Breakfast Club (1985)
Birbiriyle iletişimi olmayan 5 öğrenci, ceza olarak bir cumartesi gününü kütüphanede geçirmek zorunda kalır. Birbirine benzemeyen 5 öğrenci, günün sonunda aslında ne kadar ortak noktaları olduğunu keşfeder.
80’lerden güzel bir gençlik filmi.
The Sunset Limited (2011)
Biri inançsız, diğeri dindar farklı dünya görüşüne sahip iki karekter. Birbirinden siyah-beyaz kadar farklı iki karakterin film boyunca yaptığı sohbet seyirciyi sarsacak türden.
Listedeki kesinlikle izlenmesi gereken filmlerden birisi.
Buried (2010)
Bir çok insanın korkulu rüyasıdır diri diri gömülmek. Film de tam böyle bir konuyu ele alıyor.
Paul adında Irak’ta çalışan bir tır şoförü uyandığında kendini bir ahşap bir tabutta gömülü olarak bulur. Yanında zippo bir çakmak ve telefon bulunan Paul, hayatta kalmak için mücadele vermek zorundadır.
İlk başta neden orada olduğunu bilmese de, parçaları bir araya getirir ve olayları hatırlamaya başlar. Tek bir mekan ve tek bir oyuncudan oluşan 90 dakikalık film, senaryosu ve Ryan Reynolds’un oyunculuğuyla seyirciyi adeta koltuğuna çiviliyor.
Film, yaklaşık 2 milyon dolarlık bütçesiyle 21 milyon dolar hasılat yapmayı başardı. Klostrofobisi olanların izlemesi pek tavsiye edilmez.
Yorumlar